DSR

Gözyaşı kanal tıkanıklığı nedir? Kişi kendisinde böyle bir rahatsızlık olduğunu hangi belirtilerden anlar?

Gözlerimiz kaş altında bulunan gözyaşı bezinden salgılanan bir sıvıyla beslenir. Bu sıvı hem gözün ön tarafını yıkar, kurumasını önler hem de içerisindeki maddelerle göz ön yüzünü besler ve korur. Gözyaşı sıvısı işlemini gördükten sonra Gözyaşı Kanalına girerek oradan burun içine oradan da boğazımıza doğru akar. Bu işlem gün içinde devamlı tekrarlanır. Eğer gözyaşı kanal tıkanıklığı var ise bu sıvı kanal içinden dışarıya doğru akar. Gözde sulanma ve çapaklanma oluşur. Kanal içi mikrop kapar ise gözyaşı kesesi şişer. Şişen kese göz ile burun arasında dışarıdan rahatlıkla görülebilir. Hastalar gün içinde devamlı sulanmadan ya da çapaklanmadan hatta rüzgâra çıkınca gözlerinin sulanmasından şikâyetçidirler.

Geçmiş yıllarda hastalığın tedavisi ne şekilde yapılıyordu? Bu tedavi veya tedavilerden kesin sonuç almak mümkün oluyor muydu?

Şunu unutmamak gerekir ki gözyaşı kanal tıkanıklığının cerrahi dışında bir tedavisi yoktur. Sulanma ve çapaklanma hatta gözyaşı kese şişliği ilaç verilerek geçirilebilir. Ama kanal tıkanıklığı devam ettiği için tüm bulgular kısa sürede tekrarlayacaktır. Hastalık geçmişte cerrahi olarak iki şekilde tedavi edilebiliyordu. Birinci yöntemde ameliyat göz kapağı ile burun arasındaki kese üzerinde cilt açılarak yapılır. Kese bulunur gözyaşı kesesinden burun içersine kemik genişletilerek yol açılır. Bu işlemde ciltte yaklaşık 1cm boyunda kesi ve dikişler vardır. Ameliyatın adı kısaca ‘DSR’ olarak adlandırılır. İkinci yöntemde ameliyat burun içinden yapılır.‘Endoskopik DSR ‘ dediğimiz yöntemdir. Burun içinden kemik ve kese açılır ciltte dikiş gerektirmez.

Dikişli yapılan gözyaşı kanal ameliyatının yani DSR’nin başarı şansı yüksektir. Tüm işlem görerek yapılır. Burun içinden yapılan gözyaşı kanal ameliyatının Yani Endoskopik DSR’nin başarı şansı ise düşüktür. Çünkü kese içi görülemez. Gözyaşı kesesinin içindeki bozukluklar bu yöntemle düzeltilemez. Fakat gözyaşı kesesi değil de burun içinde kanalda bir tıkanıklık varsa başarı şansı yüksektir.

Tedavi edilmediği durumlarda karşılaşılacak sorunlar nelerdir?

Gözyaşı kanalı tıkanıklığı tedavi edilmezse gözyaşı kesesi ve gözyaşı yolları mikropla dolar. Bu mikroplar göz, kapak ve çevre dokular için tehlike oluşturur. Hatta mikrop yayılırsa menenjit, böbrek hastalığı gibi hastalıklar ortaya çıkabilir. Gözyaşı kanalı tıkanıklığı olan hastalarda katarakt ameliyatı yapmak bile bir risk oluşturur.

Gözyaşı kanal tıkanıklığında lazer tedavisi yeni bir uygulama mıdır?

Gözyaşı kanalı tıkanıklığında Lazer tedavisi yeni bir uygulamadır. Multidiod Laser DSR diye adlandırdığımız bu cerrahi yöntem yukarıda anlattığımız iki yöntemin birleştirilerek dikişsiz bir şekilde lazerle yapılmasıdır.

Diğer tedavilere oranla avantajları nelerdir?

Multidiod LazerDSR yönteminde laser probu göz kapağında bulunan punktum adını verdiğimiz göz yaşı deliklerinden girer, gözyaşı kesesini geçer ve kese ile kemik arasındaki kapanmış yolu Diod Lazer kullanarak açar. Bu nedenle dikiş işlemi yoktur. Aynı zamanda bu işlem burun içinden endoskopla izlenir. Açılacak olan kanalın büyüklüğü yeterli boyuta ulaştığında işlem sonlandırılır. Diğer iki yöntemde olan kanama şikayeti Multidiod Laser DSR de neredeyse hiç yoktur.

Başarı oranı nedir?

Multidiod laser DSR tecrübeli bir cerrahta yüksek başarı oranına sahiptir.

Uygulama hangi yaştan itibaren yapılabilir ve sınır yaş hangisidir?

Uygulama 2 yaşından itibaren yapılabilir. Üst yaş sınırı yoktur. Ameliyat olması gereken hastalarda iyi bir muayene sonrasında Multidiod Laser DSR yapılabilir.

Uygulama kimlere hangi nedenlerle yapılamaz?

Gözyaşı kanalının en ucunda kapaklarda bulunan punktum adını verdiğimiz giriş deliği yoksa bu işlem uygulanamaz. Öncelikle punktumların cerrahi olarak açılması gerekir. Gözyaşı kanalına gelmeden önce alt ve üstte birer adet kanalcık (kanalikül) vardır. Bu kanalcıklarda tıkalı ise Laser DSR yapılamaz. Bu iki durumda diğer DSR yöntemleri de zaten yapılamaz. Öncelikle punktum ya da tıkalı olan kanalcıkların açılması gerekir. Fakat bu iki durumda seyrek rastlanan hastalıklardır. Kısacası Multidiod Laser DSR Gözyaşı kanalı tıkalı olan hastaların çok büyük bir çoğunluğunda yapılabilir. Gereken tek şey uzman bir hekimin tüm bu konulara dikkat ederek, iyi bir muayene yaparak bu cerrahiye karar vermesidir.

DACRYOCYSTORHINOSTOMY (DCR) MULTIDIODE LASER

TRANSKANALİKÜLER DAKRİOSİSTORİNOSTOMİ (DCR) MULTIDIODE LAZER

Günümüzde, fonksiyonel endoskopik sinüs cerrahisindeki gelişmeler ile sino orbita-nazal anatominin anlaşılması ve teknik gelişim sonucunda Endonazal Transkanaliküler Multidiode DCR, konvansiyonel tekniğine karşı başarılı bir alternatif olarak ortaya çıkmıştır.

MULTIDIODE Lazer ile Transkanaliküler DCR Lazer Sistemi, Nazolakrimal duktus tıkanıklıklarını düzeltmek amacıyla lakrimalis tıkanıklığın oluşturduğu semptomları ortadan kaldırmak için Lakrimal cerrahisinde şu ana kadar kullanılmış olan tekniklerden en başarılısıdır.

Eksternal yöntemin sahip olduğu; insizyon ve buna bağlı olarak yüzde gelişen skatris, insizyon nedeniyle lakrimal pompa fonksiyonunun bozulması gibi sorunlar içermeyen ve mucidinin İspanyol Dr. Alañón Fernández olduğu Multidiode Dakriosistorinostomi DCR LAZER tekniği, burun içinde kontrollü çalışma olanağı da sağlaması nedeniyle eksternal yönteme karşı en iyi bir alternatif olarak gündeme gelmiştir. MULTIDIODE Lazer ile Transkanaliküler DCR Lazer Sistemi dünyada FDA ve CE onayını almış olan ilk ve tek sistemdir..

MULTIDIODE DCR LAZER tekniği, günümüzde hem U.S.A'da hem de Avrupa'da DCR cerrahisinde başarı ile kullanılmaktadır.

  • Konvansiyonel Eksternal DSR esnasında ortaya çıkan şiddetli kanama lakrimal kemikte kalıcı defekt ve hastanın yüzünde kalıcı bir skar riski yoktur ve cerrahi işlem lokal anestezi uygulanarak yapılır.
  • Sistemde handpiece kullanımı opsiyonel olarak sunulmakla birlikte, bugüne kadar uygulanan cerrahi işlemlerden yola çıkarak hekimlerce en uygun prob'un çıplak fiber olduğuna ve optik fiber ölçüsünün konsantrasyonu yüksek olduğu için 600 μm olarak uygulanmasının gerekli olduğu sonucuna varılmıştır. Handpiece kullanımı için 600 μm den daha küçük optik fiberlerin kullanılması gerektiğinden dolayı bu ölçülerin kesim işleminde başarısız sonuçlar ortaya çıkarması ve handpiece metalinin lazer atışı sırasında çok fazla ısınarak lakrimal kanal, göz kapaklarında ve yüzde yanıklar oluşturması transkanaliküler DCR cerrahisinde aşırı ısıya dayanıklı 600 'luk optik fiber teknolojisini oluşturmuştur ve bu ölçüler periyost, kemik ve nazal mukozada osteotomi için en uygun fiberdir. Uygulanan multidiode lazer, kendi özelliği ve bu fiber teknolojisi ile bütünleşerek mükemmel hemostazik koagülasyon sağlayarak karbonlaşma oluşumunu da engeller.

MULTIDIODE Lazer ile yapılan Dakriosistorinostomi cerrahisinde Lokal anestezi sonrası geniş açılı 600 μm ve ısıya dayanıklı fiberoptik probe transkanaliküler kanaldan girerek lazer atışları gerçekleşir. Lazer kesiminden sonra lakrimal intibasyon silikon tüpü yerleştirilir ve kesiye mitomisin uygulanarak cerrahi işlem son bulur. Toplam DCR süresi 8-10 dk. arasındadır.

  • Hastaya uygulanan cerrahi işlem sınırlı uyuşturma uygulanarak yapılıp hastanın cerrahi işlem sonrasında hiçbir rahatsızlık duymadan günlük aktivitelerine devam etmesi sağlanmaktadır. Yüzün en görülebilir yerlerinden biri olan medial kantüs bölgesinde; ciltle oluşan skatris ve normal lakrimal pompa fonksiyonunu bozma riskini asla taşımaz.
  • Konvansiyonel cerrahide karşılaşılan ve insizyon nedeniyle oluşan lakrimal pompa fonksiyonunun bozulmasını önler.
  • DCR Multtidiode Lazer işlemi termik kanaliküler zararını en minimuma indirir.
  • Lokal anestezi ile uygulanan kısa süreli bu işlem ile hastalar hiçbir rahatsızlık duymamaktadırlar.
  • Geliştirilmiş ve programlanabilir yazılımı ile her prosedür için kullanılan güç, geçen süre ve yapılan lazer atışları gibi detaylı raporları hekimlere sunar.
  • Gözyaşı kanalının restorasyonu başarı ile tamamlanır.

Avantajları:

  • Kansız işlem
  • Cerrahi alanda net görüntü
  • Laser fiber ile dokunsal geri bildirim
  • Mikrocerrahide kesinlik
  • Operasyon sonrasında daha az rahatsızlık

SLT nedir?

SLT (Selective Laser Trabeculoplasty) tedavisi GLOKOM (Göz Tansiyonu) rahatsızlığı için güvenli ve etkili bir yöntem olarak ortaya çıkmıştır. Bu tedavi, göz tansiyonu tedavisinde devrim olarak kabul edilmekte , hastaya kolay ve rahat bir şekilde uygulanmaktadır. SLT glokom hastasının ilaç kullanma ihtiyacını ortadan kaldırmakta ve hatta ameliyata bile gerek kalmamaktadır. Hasta, glokom ilaçlarına bağlı yan etkilerden ve yüksek ilaç maliyetlerinden kurtulmakta ayrıca belirli saatlerde damla damlatma stresini yaşamamaktadır.

Yapılan araştırmalara göre, ilaçla yapılan glokom tedavisinin %30'unun etkisiz olduğu tespit edilmiştir.

SLT ne işe yarıyor?

SLT büzüşmüş olan bu kanalların içini açmaya yarıyor. Düşük dozda lazer enerjisi tıkalı kanalların içine gönderilerek melanin veya pigmen gibi hedef hücreleri etkileyerek, bu hücrelerin tekrar canlılık kazanmasını sağlıyor böylece tıkalı kanal yapısı normal halini alıyor. Hasarlı dokuya bu işlem yapılırken normal göz dokusu lazer enerjisinden zarar görmüyor.

SLT nasıl bir ortamda yapılıyor, ameliyat gibi bir şey mi?

Hayır. Lazer muayene olduğunuz odada yapılır. Herhangi bir ameliyat koşulu gerekmiyor. Hastanede yatmanız, günlük aktivitelerini kısıtlamanız gerekmez. Özel bir mikroskobun önüne oturursunuz, gözünüze anstezik bir damla damlatılır ve birkaç dakika süreyle gözünüze lazer ışınları gönderilir. Bu işlem esnasında ağrı duymazsınız.

SLT bir kez mi yapılıyor?

Hayır. Tekrarlanabilir. Birinci seanstan sonra yeterli cevap alınamadıysa veya bir süre yeterli basınç düşüşü sağlanmasına rağmen göz tansiyonunun yeniden yükselmesi durumunda ikinci ve ardıl seanslar yapılabilir.

SLT'nin gözüme bir zararı olabilir mi?

Hayır. Yapılan araştırmalarda göze bir zararı olduğu saptanmamıştır, güvenlidir.